Mobil operatörlerin sunduğu veri tarifelerinin makul fiyat seviyelerinde olduğunu düşünsek de, akıllı telefon ve tablet kullanıcıları Wi-Fi bağlantısını daha fazla tercih ediyor. Wi-Fi Birliği tarafından gerçekleştirilen yeni bir araştırma bu sonucu ortaya koyuyor. ABD’de gerçekleştirilen ve 1000 kadar akıllı telefon ve tablet sahibini kapsayan uygulamanın sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 87’si Wi-Fi şebekelerinin daha yaygın hâle gelmesini arzu ettikleri şeklinde görüş bildirdi. Yüzde 85’lik kısım ise Wi-Fi bağlantısını hücresel veri bağlantısına tercih edeceğini dile getirdi.
Katılımcılara daha fazla Wi-Fi bağlantı noktasına erişim kazanmak için neler yaptıkları da soruldu. Yüzde 72’lik bir katılımcı grubu kablosuz servis sağlayıcılarına daha fazla para ödemeye hazır olduklarını, yüzde 70 ise erişim hakkı elde etmek için servis sağlayıcılar arasında geçiş yapabileceklerini dile getirdi. Mobil operatörlerin akıllı telefon kullanımını artıracak şekilde cazip kampanyalar yapması eninde sonunda ağdaki trafik yoğunluğunun artmasına ve bu yoğunluğun yönetiminin giderek daha da zorlaşmasına neden oluyor. Bu da pek istenmeyen kullanıcı deneyimlerine yol açıyor.
Wi-Fi Birliği, Passpoint adı verilen programıyla bu soruna çözüm sunmayı hedefliyor. Çalışma grubu tarafından geçen şubat ayında duyurulan Passpoint programı kullanıcıların bir hücresel veri şebekesinden Wi-Fi erişim noktasına geçiş işlemini şekillendiriyor. Sonuç olarak bu transfer işlemi mümkün olduğu kadar sorunsuz bir şekilde gerçekleştiriliyor, kullanıcıların her geçiş sırasında kullanıcı adı ve şifre gibi giriş bilgilerini girmesine gerek kalmıyor.
Passpoint sisteminde, kullanıcının mobil cihazı Passpoint dostu ve güvenli bir şebekeye kullanıcının parmağını kımıldatmasına gerek kalmadan bağlanmasını sağlayacak. Bunu mümkün kılan çeşitli kimlik doğrulama teknikleri arasında SIM tabanlı kimlik doğrulama tekniği de bulunuyor.
Wi-Fi şebekesine giriş izninin sadece cihazdaki SIM kart sayesinde verilmesi fikri Wi-Fi bağlantısıyla mobil operatörün kablosuz veri şebekesi arasındaki çizgiyi de daha bulanık hâle getiriyor. Geçiş işleminin herhangi bir aksilik olmadan gerçekleştirilmesi, kullanıcıların daha iyi bir veri bağlantı deneyimi yaşamasına imkan sağlıyor. Ne var ki, mobil operatörler Passpoint’i kullanmaya başladıklarında faturalandırma nasıl olacak, bu soru hâla ortada sallanmaya devam ediyor.
Tabii ki, mobil operatörler bu işten kârlı çıkacak. Daha fazla kullanıcıyı kendilerine ait olan veya kendilerine kullanma yetkisinin verildiği Wi-Fi bağlantı noktalarına çekmek kendi hücresel veri şebekelerindeki sıkışıklığı da azaltmalarına yardımcı olacaktır. Bunun da ötesinde, çeşitli somut finansal kazanımlar da bulunuyor. Mobil operatörler gerekli olan alanlarda yeni Wi-Fi erişim noktaları kurarak abonelere sundukları teklifleri daha da güçlendirebilir.
Wi-Fi Birliğinin haziran ayında yayınlayacağı mobil cihazlar ve kablosuz altyapı ekipmanları için sertifikasyon programıyla birlikte işleri daha da resmileştirmesi bekleniyor.
